Star Gazetesi-17.10.2009
Resul KURT
BOŞANDIĞI EŞİYLE EVLENENE KIDEM TAZMİNATI VERİLİR Mİ?
Kıdem tazminatı, İş Kanunu’nda düzenlenmiş bulunan fesih ve sona erme hallerinde en az bir yıllık çalışması olan işçiye veya işçinin vefat etmesi halinde de bu işçinin hak sahiplerine işveren tarafından ödenmesi gereken paradır.
Hizmet akdinin devamı süresince her geçen tam yıl için işverence işçiye 30 günlük ücret tutarındaki kıdem tazminatı ödenir. Bir yıldan artan süreler için de aynı oran üzerinden ödeme yapılacaktır.
1475 sayılı Mülga İş Kanunu’nun halen yürürlükteki 14’üncü maddesindeki düzenlemeye göre; İş Kanunu kapsamındaki bir işyerinde çalışan “Kadının evlendiği tarihten itibaren bir yıl içerisinde kendi rızası ile iş sözleşmesini sona erdirmesi durumunda,” kıdem tazminatı almaya hak kazanacağı hükme bağlanmıştır.
Bu hükme istinaden kadın işçinin kıdem tazminatı alabilmesi için öncelikle, iş sözleşmesinin devam ediyor olması gerekmektedir. Yani, işten ayrıldıktan sonra evlenen kadın işçiye kıdem tazminatı ödenmesi mümkün değildir. Yine, kadın işçinin iş sözleşmesinin kıdem tazminatı almasını hak etmeyecek şekilde sona ermesinden bir süre sonra, evlenme nedeniyle kıdem tazminatı talep etmesi halinde, işçiye kıdem tazminatı ödenmesi söz konusu olmayacaktır. Konuyu biraz daha açacak olursak;
Evlenme nedeniyle iş sözleşmesini yasal evlenme tarihinden itibaren bir yıl içerisinde fesheden kadın işçi, yasal olarak haklı fesih yapmaktadır ve bu fesih, kendisine diğer kıdem tazminatını hak ediş şartlarını taşıyorsa, kıdem tazminatını talep hakkını vermektedir. Bu nedenle iş sözleşmesinin belirli veya belirsiz süreli olması, kadın işçinin haklı fesih hakkını kullanmasında farklılık oluşturmamaktadır. Her iki halde de kadın işçi, bildirim süresi beklemeksizin iş sözleşmesini feshederek kıdem tazminatını işverenden alacaktır. Yargıtay kararlarında da bu husus istikrar kazanmıştır.
YASA NE ÖNGÖRÜYOR?
Kadın işçinin eşinden boşandıktan bir süre sonra tekrar aynı kişiyle evlenerek hizmet akdini feshederek işverenden kıdem tazminatı istemesi, uygulamada en fazla karşılaşılan sorunlardan birisidir.
İş Yasasının 14. maddesinin 4. fıkrasında “kadının evlendiği tarihten itibaren bir yıl içerisinde kendi arzusu ile iş sözleşmesini sona erdirmesi halinde”, kıdem tazminatının ödeneceği öngörülmüştür. Yukarıdaki hükmün kabul edilmesi “ailenin ve kadının korunması” düşüncesinin anayasada da ağır bastığı düşüncesinin sonucudur. Geçimsizlik sonucu evlilik birliğinin sona ermesinden sonra tarafların yeniden bir araya gelmesini engelleyen bir hüküm yasalarımızda yer almamıştır. Anılan maddede kadın işçinin boşandığı eski eşi ile evlenmesi halinde, kıdem tazminatının ödenemeyeceği şartı da getirilmiş değildir. Bir kaç ay sonra yeniden evlenme halinde de yasaya karşı bir hile hali düşünülemez.
Ancak, Yargıtay, birçok kararında, boşandığı eşiyle yeniden evlenmesi halinde kadına kıdem tazminatı verilmeyeceğine dair bir hüküm yoksa da, kadın işçinin kanunun verdiği yetkiyi kullanırken iyi niyetli olmaması ve yasanın amacıyla bağdaştırmanın mümkün olmaması nedeniyle kıdem tazminatına hak kazanılmayacağı yönünde kararlar vermiştir. Yinelersek; kadın işçi, kanuna karşı hile yolunu seçerek, sürekli birlikte yaşadığı halde, hile için boşandığı eşiyle kısa sürede tekrar evlenerek, kanunun kadın işçiye verdiği, evlenme nedeniyle haklı fesih hakkı yetkisini kullanırken iyiniyetli olunmaması, yani hakkın kötüye kullanılması ve yasanın amacıyla bağdaştırılmasının mümkün olmaması nedeniyle kıdem tazminatına hak kazanamayacaktır. Burada kanuna karşı hile ve hakkın kötüye kullanılması hakkındaki tespitleri iş yargısının yapması gerekmektedir.
Uygulamada karşılaşılan sorunlardan bir diğeri de, evlendikten sonra bir yıl içinde belirsiz süreli hizmet akdini feshederek kıdem tazminatı alan kadın işçinin, bir süre sonra başka bir işyerinde çalışmasıdır. Yargıtay, bu konuda verdiği kararlarda esas olarak kadın işçinin bu hakkı kötüye kullanıp kullanmadığına bakarak değerlendirme yapmaktadır.
Yargıtay genellikle, kadın işçinin bir işyerinde çalışmakta iken evlenmesi ve bir yıl içinde hizmet akdini feshetmesinin işçinin çalışma hakkını kaybetmesi anlamına gelmediği, sırf kıdem tazminatı alabilmek için hizmet akdinin feshedildiğine ilişkin yeterli ve inandırıcı delil olmaması halinde, kadın işçinin kıdem tazminatı isteyebileceğine hükmetmektedir.
© 2009 - 2018 vergiburosu.com
- Tüm hakları saklıdır.