Star Gazetesi-19.09.2009
Resul KURT
CEM GARİPOĞLU’DA ÇOCUK SİGORTALI
Geçtiğimiz 3 Mart’ta Etiler’deki bir çöp konteynerinde cesedi bulunan Münevver Karabulut’un katil zanlısı Cem Garipoğlu’na ilişkin haberler manşetlerden inmiyor. Yaklaşık 197 gündür yurt dışı ve yurt içinde aranan Garipoğlu, nihayet önceki gün adalete teslim oldu.
Biz de bu konuya farklı bir katkıda bulunmak istedik. Zira Cem Garipoğlu’nun da çocuk sigortalı olduğunu saptadık.
Cem Garipoğlu, 27.12.2006 tarihinde 3409200667542 SSK sigorta sicil numarası ile Garipoğlu Ailesi’ne ait Akmaya Pazarlama A.Ş’de (SSK İşyeri no: 2 4617 09 09 1034688 034 26-51) çalışmaya başlamış. İşe giriş bildirgesi de 26.12.2006 tarihinde SGK’ya verilmiş. Aslında 01.01.2007 tarihinde yürürlüğe girmesi öngörülen (ancak daha sonra yürürlüğü 1.10.2008 tarihine ertelenen) Sosyal Güvenlik Reformu’ndan hemen önce sigortalı yapılmış.
Bu sürede yurt dışında çeşitli okullarda öğrenim gördüğü söylenen Cem Garipoğlu’nun nasıl oluyor da, bu işyerinde çalıştığı anlaşılmış değil.
Nasıl bir tesadüfse, Cem Garipoğlu cinayetten bir gün öncesi itibariyle de (02/03/2009) bu işyerinden çıkmış görünüyor. Çıkış nedeni olarak da ‘diğer nedenler’ gösterilmiş. Garipoğlu’nun en son aldığı maaş ise bin 46 lira. ‘Çocuk işçisi’ olarak çalıştığı toplam süre ise 787 gün.
Cem Garipoğlu daha 15 yaşındayken bir pazarlama şirketinde çalışmış görünüyor. Herhalde Sosyal Güvenlik Kurumu da Münevver Karabulut’un katil zanlısı Cem Garipoğlu’nun bu işyerinde gerçekten çalışıp çalışmadığını veya ne pazarladığını araştırıp, çalışmamışsa sigortalılığını iptal edecektir.
***
Sigortasız işçiler ne yapmalı
Cem Garipoğlu’nun sigortalılığının gerçek çalışmaya dayalı olup olmadığı tartışılırken, bazı kişiler de yıllarca çalıştıkları işyerinde sigorta primlerinin ödenmediğinden yakınıyor.
Gerek bu köşeden gerekse de kendi web sayfamdan bir çok okurumuzdan sigortasız çalışmayla ilgili neler yapabilecekleri soruluyor. Gerçekten de, emeğin en büyük kazancı sigortalılıktır. İşçiler sigortalı olmanın getirdiği yararların farkında olup, hiç kimse sigortasız çalışmak istemiyor.
Sigortasız çalışılan işyerinin ilgili SGK müdürlüne ve Bölge Çalışma Müdürlüğüne şikayet edilmesi halinde gerekli inceleme ve teftişler yapılabileceği gibi, işten ayrılanlar için de sigortasız çalışılan sürelerle ilgili hizmet tespit davası açılması mümkündür.
İşverenler, çalıştıracağı kimseleri (istisnalar dışında) işe başlatmadan önce Sosyal Güvenlik Kurumunca hazırlanacak işe giriş bildirgeleriyle bildirmekle yükümlü kılınmıştır.
Prim belgeleri işverenleri tarafından Sosyal Sigortalar Kurumuna verilmeyen çalışanların, fiilen veya iş yeri kayıtlarından tespit edilecek her türlü bilgiden ya da kamu kuruluşları tarafından düzenlenen belge veya alınan bilgilerden bu işyerindeki çalışmalarının saptanması durumunda bu işyerindeki sosyal sigorta hakları, sigortalının işe giriş tarihinden veya çalışmalarının fiilen veya işyeri kayıtlarından ya da kamu kuruluşları tarafından düzenlenen belge veya alınan bilgilerden saptanabildiği tarihten itibaren sağlanmaktadır. Ancak genellikle, kayıt dışı çalışan sigortalılar işten çıkartılma korkusu nedeniyle çalışırken sosyal güvenlik haklarını aramamakta, çoğunlukla işten çıkartıldıktan sonra işyeri hakkında şikayet yoluna başvurmaktadırlar.
Çalışmaları fiilen veya iş yeri kayıtlarından tespit edilecek her türlü bilgiden ya da kamu kuruluşları tarafından düzenlenen belge veya alınan bilgilerden tespit edilemeyen sigortalılar çalışmalarını yetkili bir mahkeme açacakları hizmet tespit davasıyla ve yargı kararıyla ispatlayabilirler. Belirtilen yetkili mahkeme, iş mahkemesi veya iş mahkemesi bulunmayan yerlerde bu davalara iş mahkemesi sıfatıyla bakan asliye hukuk mahkemeleridir. Kendileri için prim belgeleri işverenleri tarafından verilmeyen veya çalıştıkları Sosyal Sigortalar Kurumunca fiilen veya iş yeri kayıtlarından tespit edilecek her türlü bilgiden ya da kamu kuruluşları tarafından düzenlenen belge veya alınan bilgilerden tespit olunamayan sigortalıların, hizmetlerinin tespiti maksadıyla mahkemeye başvurmaları için kendilerine tanınan süre beş yıl olarak belirlenmiştir. Bu beş yılık süre, zaman aşımı süresi olmayıp hak düşürücü süredir.
Aylık prim ve hizmet belgesi işveren tarafından verilmeyen veya çalıştıkları Kurumca tespit edilemeyen sigortalılar, çalıştıklarını hizmetlerinin geçtiği yılın sonundan başlayarak beş yıl içerisinde iş mahkemesine başvurarak, alacakları ilâm ile ispatlayabilirlerse, bunların mahkeme kararında belirtilen aylık kazanç toplamları ile prim ödeme gün sayıları dikkate alınır.
Sigortalının çalıştığı bir veya birden fazla işte, bu Kanunda yazılı şartları yerine getirmiş olmasına rağmen, kendisi için verilmesi gereken aylık prim ve hizmet belgesinin işveren tarafından verilmediği veya verilen aylık prim ve hizmet belgesinde kazançların veya prim ödeme gün sayılarının eksik gösterildiği Kurumca tespit edilirse, hastalık ve analık sigortalarından gerekli ödemeler yapılır.
***
Yarın bayram. Tüm okurlarımızın bayramını kutlar, bayramlarının bayram tadında geçmesini dilerim.
© 2009 - 2018 vergiburosu.com
- Tüm hakları saklıdır.