Referans Gazetesi-04.06.2009
Şevket SÜREK
MAYIS İHRACATINDA DUVARA ÇARPTIK
TİM, mayıs ayı ihracat verilerini pazartesi günü açıkladı.
Görüldü ki, ekim ayından bu yana devamlı düşen ihracatımızda son 8 ayın en yüksek düşüş oranı ile karşı karşıyayız.
İhracatımızdaki düşüş oranlarımız ocak ayında yüzde 27.90, şubat ayında yüzde 35.20, mart ayında yüzde 34.91 ve nisan ayında yüzde 33.73 iken mayıs ayında yüzde 39.97 olarak gerçekleşti.
Ekim 2008’den bu yana en yüksek oranlı düşüş ile bir rekor kırıldı ve tam anlamıyla duvara çarptık.
Çarpma ile beraber, 2009’un ilk 5 ayındaki ihracat kaybımız toplamda 19.1 milyar dolara ulaştı ve 12 aylık ihracatımız 108.3 milyar dolara geriledi. Nitekim bu rakam TİM tarafından mayıs ihracat verileri açıklanırken de teyit edildi.
İhracatımızın gidişatına bakılırsa haziran ayında da iyimser bir tahminle 4 milyar dolar daha azalacak ve ilk 6 aydaki kaybımız 23.1 milyar dolara çıkarken geriye dönük 12 aylık ihracatımız daha 6’ncı ayda 104.3 milyar dolara düşecektir.
Hükümetin revize ettiği 2009 yılı bütçesindeki ihracat beklentisi 104 milyar dolardır. İlk 5 aylık verilere bakılırsa bu rakam gerçekçi olmayan, hayli zor ve hatta imkânsız bir beklentidir.
Dikkatli okurlarım hatırlayacaklardır. Aylardır bu köşede “2009 yılı ihracatımızda 90 milyar doları yakalayabilirsek şanslıyız” şeklinde yazmaktayım. Maalesef bu tahminim gerçekleşecek gibi. Yılın daha ilk beş ayında 19.1 milyar dolar kaybetmişsek ve 6’ncı ay olan haziran ayında da kaybımız en iyimser rakamla 4 milyar dolar daha artacak ve 12 aylık ihracatımız 104 milyar dolara gerileyecekse önümüzdeki 6 ay için tahminde bulunmak zor olmasa gerek.
Görülüyor ki durum, “Teğet geçecek, teğet geçerken de azıcık sürtünecek ve biraz hasar verecek” dozunun çok ötesinde ve hasar hayli büyük.
Tüm bu olumsuzluklara rağmen Dış Ticaretten Sorumlu Devlet Bakanımız Zafer Çağlayan 29 Mayıs günü CNBC-e’de, bütçede revize ettikleri 104 milyar dolar ihracat hedefinin aynı kalacağını ve bu hedefin yakalanacağını söyledi.
Sayın Çağlayan dış ticarette henüz 29 günlük bir bakan. Belli ki bazı rakamlara vâkıf değil.
Veya vâkıf da “Ah politika ah!”
Dahası, yeni olduğu bu dönemde etrafında şakşakçısı da bol ve kim bilir o şakşakçılar kendisine neler söylüyorlar.
Onların sayın bakana ne dediklerini bir kenara koyalım ve Çağlayan’ın CNBC-e’deki konuşmasından hemen 48 saat sonra kendisinin de bulunduğu oturumda açıklanan ihracat verilerinin ne dediğine bakalım?
Veriler bağıra bağıra “Bu bir alarmdır, ihracatımız beklendiği gibi 104 milyar dolar değil, o rakamın çok çok altında gerçekleşecektir, acil destekler gerekmektedir” demektedir.
Sayın Çağlayan, aynı TV programında “İhracatçılarımıza bavullarınızı alın, hanımlarınızla vedalaşın yeni pazarlar için kapı kapı dolaşacağız” da demişti.
Güzel de dolaşılacak o ülkeler de krizin içinde boğuluyorlar ve hanımlarına veda etmiş, bavulları ellerinde olan binlerce yabancı ihracatçı işadamı da aylardır aynı pazarlarda fellik fellik dolaşıyorlar.
O zaman sayın bakana, o ülkelerde dolaşan yabancı ihracatçılarla rekabet edebilmek için, yine bavulları ellerinde, hanımlarına veda etmiş bir şekilde dolaşacak ihracatçılarımıza “Hükümetiniz rekabet gücü anlamında ne tür avantajlar sağladı” sorusunu sormalıyız.
Öyle ya, ihracatçılarımızın kriz öncesindeki bildik sorunları hâlâ devam ediyorsa, ellerinde rekabet edebilme anlamında hiçbir avantajları yoksa, günü ancak kotarıyor, “yarın Allah kerimdir” diyorlarsa, pazarları sakin ve ihracat düşme rekorları kırıyorsa, yabancı ülkelerde ellerinde bavullar dolaşırlarken, korkarım elleri de ayaklarına dolaşacak ve ihracatçı kimliği ile gittikleri o ülkelerden “Turist Ömer” kimliği ile dönecekler!
Müşteriyi ayağına bekleme dönemi çoktan bitti, ihracatçı müşterinin ayağına gitmeli artık. Günümüzde üretmenin sorun değil, ürettiğini satabilmenin sorun olduğunu dünya âlem biliyor.
Bu bilinçten yola çıkarak, sayın bakanın “ihracatçılarımız hanımlarını unutsunlar, elde bavul, ayak basmadık ülke bırakmasınlar, kapı kapı dolaşsınlar, yeni pazarlar arasınlar” düşüncesine katılırken bir konuya da dikkat çekmek isterim: İhracatçılar elbette yeni pazarlar aramalıdırlar ama “Bu arayışları, krizin özelliğine ve uluslararası rekabete yönelik desteklerle donatılmış ise bir anlam kazanacaktır”.
Sayın bakan, “hanımlarınıza veda edin, bavullarınızı elinize alın, yollara düşün” derken ve dahi bütçedeki 104 milyar dolar hesabını değiştirmeyeceğini söylerken bu hedefe ulaşmak için ihracatçıları hangi desteklerle destekleyeceklerinin de adını koyması gerekir.
İhracatçıların duymak istedikleri bunlardır ve galiba bugün Başbakan’dan bir şeyler duyacaklar…
© 2009 - 2018 vergiburosu.com
- Tüm hakları saklıdır.